
KURBAN BAYRAMI: TESLİMİYETİN, TEVEKKÜLÜN,PAYLAŞMANIN KUTSAL ADI.
Kurban Bayramı dolayısıyla İslam âleminin ve eğitim camiasının bayramını tebrik ediyorum.Bizleri bir Kurban Bayramı'na daha ulaştıran Yüce Rabbimize sonsuz hamd ü senalar olsun. Kurban Bayramı, her şeyden önce ilahi emre boyun eğmenin, Allah'a kayıtsız şartsız teslimiyetin ve O'na yakınlaşma arzusunun en somut tecellilerinden biridir.
KURBAN BAYRAMI; 'TESLİMİYET' DEMEKTİR.
Bu mübarek bayramın kökeni, bizlere teslimiyetin ve imanın en ulvi örneğini sunan Hz. İbrahim (a.s.) ve oğlu Hz. İsmail'in (a.s.) kıssasına dayanır. Hz. İbrahim, Yüce Allah'ın emri üzerine biricik evladı Hz. İsmail'i kurban etmeye niyetlenmiş, Hz. İsmail ise bu ilahi buyruğa tam bir teslimiyetle 'Babacığım, emrolunduğun şeyi yap. İnşallah beni sabredenlerden bulacaksın' diyerek karşılık vermiştir. İşte bu sarsılmaz iman ve eşsiz teslimiyet, Yüce Allah katında kabul görmüş ve Hz. İsmail'in yerine bir koç kurban edilmiştir. Kurban Bayramı, işte bu büyük imtihanın ve ilahi lütfun hatırasıdır; Allah'a adanmışlığın ve O'nun rızası için en sevdiklerimizden bile vazgeçebilme iradesinin sembolüdür.
Kurban, kelime anlamı itibarıyla 'yaklaşmak' demektir. Bu ibadetle bizler, Rabbimize olan bağlılığımızı, şükrümüzü ve minnetimizi ifade ederken, aynı zamanda en derin anlamıyla 'teslimiyet' duygusunu yaşarız. Kurban kesmek, sadece bir hayvanı kurban etmek değil, aynı zamanda nefsimizin kötü arzularını, bencilliğimizi ve dünya hırslarımızı da manevi bir adanmışlıkla Allah yolunda kurban etmektir.
GAZZE'DE MASUM CANLAR, ACIMASIZ BİR ZULME KURBAN EDİLİYOR.
Gazzeli Kardeşlerimiz için en güçlü tepkilerimizle, dualarımızla ve fiili yardımlaşmalarımızla dayanışmamızı yükseltelim. Kurban Bayramı'nda bizler sevdiklerimizle bir araya gelip, Allah'a adanmışlığın ve paylaşmanın huzurunu yaşarken, Gazze'de masum canlar, hayalleri ve umutlarıyla birlikte acımasız bir zulme kurban ediliyor. Her bayram, onların eksik kalan sofraları, yarım kalan sevinçleri ve dinmeyen gözyaşlarıdır. Bu mübarek günlerde, Gazze'nin feryadını yüreğimizde hissedelim. Unutmayalım ki, en büyük kurban, zulüm altında ezilen masumun sessiz çığlığıdır. Dualarımız ve vicdanımız onlarla olsun. Zira bu bayram; aynı zamanda paylaşmanın, yardımlaşmanın, kardeşlik ve dostluk bağlarının güçlendiği müstesna zaman dilimleridir. Kurban etlerinin ihtiyaç sahipleriyle paylaşılması, toplumda sevgi, merhamet ve dayanışma köprüleri kurar. Gönüllerin birleştiği, küskünlüklerin son bulduğu, yetimlerin sevindirildiği, fakir fukaranın hatırlandığı bu kutsal günler, manevi iklimiyle ruhlarımızı arındırır.
Bu duygu ve düşüncelerle, Kurban Bayramı'nın başta Çukurova ilçemiz olmak üzere, Adana'mıza, ülkemize ve tüm İslam âlemine barış, huzur, sağlık ve esenlikler getirmesini diliyorum. Bayramın getirdiği teslimiyet ruhunun, fedakârlık ve adanmışlık anlayışının, özellikle geleceğimizin teminatı olan sevgili öğrencilerimizin ve tüm eğitim camiamızın hayatlarına ilham olmasını temenni ediyorum.
Kurban Bayramı'mız mübarek olsun.
Kemal KAVAK
Çukurova İlçe Milli Eğitim Müdürü